Müslüman kadınların başörtüsü, güç ve gururun bir işaretidir

LONDRA (IQNA)- İslam karşıtları başörtüsünü İslamofobileri için bir mazeret olarak görebilirler, ancak bugün Müslüman kadınlar başörtüsü takmaktan gurur duyuyor ve bunu bir güç işareti olarak görüyor.

İngiliz Müslümanların hakları konusunda çalışan ve Londra’da yaşayan yazar ve Aziz Vakfı araştırmacısı Rabina Han, Guardian’da yayınladığı bir notta başörtüsü takmanın zorlukları ve Müslüman kadınlar hakkındaki mevcut klişeler hakkında şöyle yazdı: Benim gibi örtülü kadınlar sistematik ve umutsuzca taciz ediliyor ve korkunç bir şekilde ayrımcılığa uğruyor. 2022 yılında  sosyal medyada paylaşılan şok edici bir video, Sheffield’de bir grup beyaz erkek ve gencin Müslüman bir kadına ve kızına saldırdığını gösteriyordu.

Nottingham Trent Üniversitesi’nden 2019 tarihli bir makale, İngiltere’de başörtülü kadınlara yönelik saldırıların arttığını ve örtülü Müslüman kadınların “terör ajanı” olarak tanımlandığını bildirdi. Müslümanlara yönelik nefret suçlarını izleyen bir kuruluş olan Tell Mama UK, 2018’de kaydedilen İslamofobik olayların %58’inin açık dini kimlikleri nedeniyle Müslüman kadınları içerdiğini bildirdi.

2017’de dönemin Başbakanı Theresa May, Müslüman kadınların başörtüsü veya başörtüsü takma hakkını korkusuzca destekleyeceğini söyleyerek Avam Kamarasında Dünya Başörtüsü Günü’nü desteklediğini duyurdu. Ancak Muhafazakar Parti’den diğer Bakanlar, örtülü kadınlara karşı düşmanca davrandılar. 2013’te David Cameron, başörtüsünün kaldırılmasını talep eden İngiliz okullarını ve mahkemelerini destekleyeceğini açıkladı. 2018’de Boris Johnson, Burka giyen Müslüman kadınları maskeli hırsızlara benzediğini söyleyerek alay etti. Bu, başörtülü kadınları hedef alan Müslüman karşıtı olaylarda artışa yol açtı.

Avrupa’da durum pek iç açıcı değil. Hollanda ve İsviçre burkayı yasakladı ve Norveç’te Müslüman bir kadına ancak başörtüsünü çıkarması halinde iş teklif ediliyor. 11 Eylül’den bu yana başörtülü kadınlar taassub sahibi olarak tanımlanıyor yada acınılacak insanlar olarak görülüyor.

Başörtüsü takmaktan gurur duyuyorum

Yıllar önce sadece namazlarda, özel günlerde ve yakın akrabaların yanında başörtüsü takardım. İlk hamileliğimde tehlikeli bir hastalığa yakalandım ve düzenli olarak başörtüsü takmaya başladım. Tansiyonum yüksekti, görüşüm bulanıktı, birden kendimi hastanede kızım için de aynısını isteyip istemediğimi düşünürken buldum. Kendimi daha özgün göstermek için başörtüsü seçtim. 

Bu hastalık sırasında Tesettürlü mümin bir Müslüman oldum.  İnsanların bana bakması ve gayrimüslimlerle ilişkilerim ise genellikle tatsız ve gergin olması benim için normal hale geldi. Bazen insanlar bana gülerek başörtüsü takan bir komedyen olup olmadığımı bile soruyorlar. Ancak şu anda bazı aşırılık yanlılarının örtülü kadınlara yönelik davranışları hayatımızı daha da zorlaştırıyor.

Zamanla ilerleme belirtileri görülüyor: Ocak 2023’te British Airway Müslüman ve örtülü personeli için uygun üniformalar tasarladı. 2001'de Londra polisi Müslüman kadınların başörtüsü takmasına izin verdi ve 2016’da İskoç polisi başörtüsünü üniformasının bir parçası haline getirdi.

Bana göre Müslüman kadınlar ve kız çocukları için gelecek parlak. Cesaretimiz, azmimiz ve toplum içinde var olma kararlılığımız dayanıklılığımızın bir kanıtıdır. Başörtünün popülaritesi herkese artık hangi dine mensup olduğumuz konusunda yalan söylemeye istekli olmadığımızı hatırlatır.

4148608